Dertli Sözler

Sendeyim.com olarak 2024 yılında sizler için anlam dolu ve etkileyici Dertli Sözler derlemelerini hazırladık. Bu en yeni Dertli Sözler ile duygularınızı en özel şekilde ifade edebilir, sevginizi kısa ama çarpıcı sözlerle dile getirebilirsiniz. Instagram, WhatsApp, Facebook ve X gibi sosyal medya platformlarında bu sözleri paylaşarak sevdiklerinizin kalbini kazanabilir ve beğeni yağmuru alabilirsiniz. Sizler için aşağıda birbirinden güzel Dertli Sözler 2024 sözlerini bir araya getirdik. Keyfini çıkarın!




Dertli insanların ihtiyacı köşeye sıkıştırılmak değil, hislerine kulak verilmesidir.
Aramayacaksın kimseyi, olması gerekenler, zaten yanında. Ve yanında olmayıp gidenler; ne aklında olmalı ne umurunda!
Geçen zamana, geçerken, nanik yapsaydım keşke. Gülerdim hiç olmazsa beyaz saçlarıma, çizgili suratıma baktıkça. Gülümserdim.
Herkes derdini anlatıp gidiyor. Kimse derdin var mı diye sormuyor.
Sen kalp atışlarımdın benim nefes aldığım her anımda, sen gözlerimdeki cennetimdin baktıkça hayata sarıldığım yalnızlığımda, ama sen şimdi ellerinsin ve ben kaderine mahkûm edilmiş bir serseriyim sevgilim.
Senden habersiz sevdim seni, senden habersiz aldığım fotoğraflarına “sana aşığım” dedim, seviyordum seni senden habersiz.
Sen olmasan da yanımda kalbim hep seninle olacak, sen sevmesen de beni benim kalbim hep senin için atacak, bir gün yalanlardan kaçtığında tek gerçek olarak ben yanında olacağım senin için sevgilim.
En çok hayal kırıklığını en güzel hayaller kurduğumuz insanlar yaşatıyor. Yüzümüzü hayal kurmadığımız insanlar güldürüyor. Anlamadım gitti.
Zaten yorgunum beni daha fazla yoran hiçbir şeye tahammülüm yok!
Yaşanmış günlerin hatırına iyi anacağım seni aklıma geldiğin anlarda, ne olursa olsun yaşandı ve bitti saygısızca, canın sağ olsun belki bensiz mutlu olursun yalanların kucağında.
Haritalara bakıyorum evin yok, Sözcüklere bakıyorum adın yok Kendime bakıyorum seni görüyorum, çünkü benden başka yerin yok.
Herkes güler yüzlü, anlayışlı, kendi içinde mutlu ve mutlu edebilecek birini bekliyor. Çok bekleriz daha!
Her derdi içinize atarsanız, sonunda ayağa kalkamazsınız!
Ey hayat! O kadar yorgunum ki, susup da ağlayasım, ölüp de dinlenesim var.
Kalbini hak etmeyen birine verdiğin müddetçe acı çekmeye mahkûmsun.
Şimdi tanımaya kalksan tanıdığın gibi kalmayacak, tanısan istediğin gibi olmayacak, istediğin gibi olsa sıkılacaksın. Çok zor iş, boş ver.
Bana bir hırsız lazım, tüm dertlerimi çalacak.
Ben bana inananı hiç yarı yolda bırakmadım! Yarı yolda bırakanı da; bir daha adam yerine koymadım.
Hiç umudumu kesmedim hayattan. Bugün böyle dertli olsam bile. Yarın ne haldeyim. Bilirim hepsi Allah’tan.
Cümleler hafif kalıyor yaşanılanların ağırlığı karşısında. Bu yüzden susmak bu aralar en çok kullandığım iletişim şeklim.
Boşuna mutlu olmaya çalışmayın, çalıştığınız yerden sormuyorlar!
Bir gün seni unutmak zorunda kalırsam aşkımın küçüklüğüne değil, çaresizliğimin büyüklüğüne inan.
Gülüşün hala aklımdayken, dilimin unuttum demesi çok saçma olmaz mı?
Sustum anlamadılar, konuştum inanmadılar. Çünkü herkes anlamak istediği ve inanmak istediği kadar vardılar.
Bazen her şeyi bırakıp sokaklarda kendimi şaraba vurmayı düşünmüyor da, değilim tabi.
Birlikte yaşayabileceğin biriyle değil, onsuz yaşayamayacağın biriyle ol Geldiği zaman boşluk dolduran değil gittiğinde yeri doldurulmayan biriyle ol.
Sensizliğin rüzgârı üşütür bedenimi, sensizliğin acısı yakar içimi canısı! Şimdi gözyaşlarım şahittir yalnızlığıma her nefesimde adını anıyorum bıraktığın yerde seni bekliyorum.
Sevilmek istiyorsan önce insan ol. Ha bu arada insanlık bedava rahat ol.
Vücudumun %70’i su falan değil; bildiğin sıkıntı.
Unutmak mümkün olsa, yıldız gözlerini unuturdum hayalimde ki gülüşünü görmek istemezdim, Unutmak isteseydim şuan ağlamazdım sensizliğime.
Gözlerim seni ararken boş sokaklarda, hayalini düşünürüm tek teselli bu bana, şimdi bensiz mutlu musun oralarda? Dön desem gelir misin seni seven bu adama?
Her tercihin üzerinde, tercih edilmeyenin laneti var.
Kim bilirdi sensizliğime sarılacağımı? Kim derdi sensiz gecelerimde ağlayacağımı? Şimdi sensiz mutluluğa hasretim sensizliğimde acılarıma dost oldum sevgilim.
Derdini anlatmadan anladığım kişiler, şimdi derdim oldu.
Ağlıyorum yalnızlığıma, ağlıyorum sabahı olmayan yarınlarıma, şimdi sen yoksun hayatımda yaşamak neye yarar sensiz aldığım nefesin ne anlamı var söyle bana?
Hayata dair sözün bittiği yerdeyim bu gece, ne yaşamak için bir umut var içimde nede gözlerimde hayata bakmak için bir güç kaldı, şimdi sadece dertlerimle baş başayım herkesten uzak bana benden yakınım.
Hala hayattan bir umudum varsa, senin gülüşün sayesinde.
Mekân her zaman bulunur da, huzur veren insan her zaman bulunmaz.
Dost bildiklerimiz hep vurdu bizi arkamızdan, ne zaman yüzümüze gülen olsa hep arkamızdan vurmuş laflarıyla, şimdi anlıyorum insanlara baktıkça daha çok seviyorum hayvanları aslında.
Her şey güzel olacak; bu da geçecek, sen güçlüsün. Diye diye yolu yarıladık. Ama her şey hep aynı kaldı.
Dertli bir insan içi duman dolu bir odaya benzer. Onu dinlemek, o odaya bir pencere açmak gibidir. Mevlâna
Bende unutabilmek isterdim senin gibi yaşadıklarımızı, çekip gitmek isterdim senin gibi uzak diyarlara, bende gülmek isterdim yıkıp gittiğim hayatın ardından senin gibi.
Bir tane daha ‘memnun oldu mu’ ziyan edecek lüksüm yok, o yüzden tanışmıyorum kimseyle.
Gözlerin kalbime kurşun misali saplanmışken ve beni yeniden hayata bağlamışken şimdi sensiz bir ölü gibiyim, kalbimde açtığın kurşun yarası kanar usulca ve ben sensizliğin kurbanıyım bu hayatta.
Başkalarını düşünmekten, başkalarının hayatını yoluna koymaktan kendi hayatımı nasıl dağıttıysam toplayamıyorum. Biri gelip şunu toplasın.
İçimde sana olan sevdamın ateşi yanarken delice ve kimse bu ateşi söndüremezken, bir lafınla bitirdin içimdekileri ve sana verdiğim değeri, şimdi sana güle güle vicdansız sevgili.
O hep iyi olsun diye sen hep dua edersin, o hiç bilmez!
Artık sadece aklımın köşelerinde varsın, oraları da ziyareti yakında keserim.
Kimsenin derdine derman falan olamam. Daha kendi dertlerime, pansuman bile yapamazken.
Kaybetmekten korktukların, zaten hiç senin olmamışlardır.
Dışarıdan nasıl göründüğümün bir önemi yok, içerden görebilenler yetiyor bana. Dışarıdan yargılayanlara da sözüm yok, dışarıda kalmaları yeter onlara.
Özlüyorum seni ve seni özlüyorum kendimde, sen benden gittiğinden beri ben bende değilim, kendimi tanıyamaz oldum sensizliği kaldıramıyorum dön gel sevgili!
Aklımda öyle biri var ki, ne idare edebiliyorum ne de iade.
Umutlarımı götürdün kendinle birlikte, yarınlarım silindi söylediğin son sözünle belki pişman olursun dönersin günün birinde, ben olmayacağım bıraktığın yerde.
Kalbime bir kurşun sıksaydın keşke böyle gitmene gerek kalmazdı sessizce, gözlerini gözlerimden çektiğin gün ben yaşamayı unuttum gülüm.
Yaşanmamış bir hayatın gizli nefesi olarak tanıdım seni ve şimdi baktığımda sadece yalan hayatın tamamlamamış bir palyaço görüyorum seni.
Adını kalbime aşkla kazımıştım boş ver aldırma belki bir gün silerim. Güzel bir rüyayı gerçek sanmıştım. Seni sevdiğim için özür dilerim.
Bir insanı yalanlarla kazanmak yerine, doğrularla kaybetmeyi tercih ederim.
Karar veremediğin için suçlamak kaderi, şartları, onu, bunu, şunu.
Uyuyamamak neyse de, hem uyuyamayıp hem de acıkmak baya bildiğin Allah’ın bela verme yöntemi gibi.
Ruh dünyamda kavimler göçü var, bu aralar.
Sorsan ikimiz de mavi idik. Ama birimiz deniz, birimiz gökyüzü. Anlatabildim mi?
Hayatımın içinden aşk kavramını kökten çıkar, mükemmele yakın bir hayatım var.
Hayat hiçbir insan için ağlamaya değmez. Zaten ağlamaya değen insan hiçbir zaman ağlatmaz. Sen yine de ağlamak istiyorsan başını dik tut. Gözyaşların ağlatan kadar alçalmasın.
Sonbaharda düşen yapraklar gibi bizde düşüşteyiz. Soğuk beyaz bir kışa doğru…
Yorgun bir kalbim, bıkkın bir ruhum var. İster misin?
Kaldı işte. Çayımız bardakta, çocukluğumuz sokaklarda, mutluluğumuz kursağımızda, sevdiklerimiz uzaklarda, gülüşlerimiz fotoğraflarda. Nazım Hikmet
Derdini anlatmadan anladığınız kişiler, şimdi sizin derdiniz oldu. Güle güle kafayı yiyin, afiyet olsun.
Hep kalanlara gidenleri kattım. Bir gün yerine geçemediler. O kalanlara gidenleri kattım yine bir tane sen edemediler.
İnsanın büyüdükçe mi artıyor dertleri? Yoksa insan büyüdükçe mi anlıyor gerçekleri?
Yanıma yaklaşma dertle doluyum, sen de uzaktan sev gitsin beni.
Umarım sabah tüm şehir bembeyaz olur, başka türlü bitmeyecek bu sıkıntılar.
Bir masal daha böylelikle bitti ve yine hayat oyuncularını seçti başrolde sen ve ben, konu ise ayrılık.
Beynime kazımışım hayalini, nereye bakarsam bakayım hep seni görürüm sevgili, bırakıp gitmeseydin seni seven bu genci, bırakıp gitmeseydin yaşanacak günlerimiz olurdu sevgili.
Başarıya giden her yol mubahtır sözüyle başladı, belki de tüm kötülükler, vefasızlıklar!
Bir ömür boyu seninleyim desende istemem artık. Çünkü sen rüzgârın coşturduğu bir toz bulutusun. Bugün bana esersin yarın ellere.
Işıklar arasında kararmış, tek lamba gibi hissediyorum.
Yaralı kalbim can çekişiyor bedenimin içinde, görmez oldu gözlerim sensizliğin ayaz gecelerinde, gülmüyor yüzüm sensiz yaşanmıyor, mutlu olmak yok hayatımda senden sonra yaşamak haram bana.
Düşlerim sendin içimdeki sevgim, benim için nefes sendin sana bağlıydım ben sevgilim, şimdi bakıyorum maziye ağlarım sessizce, bırakıp gittiğin dünden beri seni beklerim sevgilim.
Aklımda geldikçe lanet ediyorum yaşadığıma, nereye baksam seni görüyorum ve gözlerimi açmak istemiyorum hayata! Şiirimdin sen benim aldığım nefes gibiydin hayatımda, şimdi sensiz bir hiç gibiyim yaşasam kime ne fayda.
Kalp kırılganlığı bir süre sonra geçer de, incinen gurur bir türlü iyileşemez.
Dertlerim deniz oldu çırpınırım içinde, ne kadar mücadele etsem de çeker beni dertlerim en derine, son nefesimde bile adını haykırırım sensizliğime, sen yoksan hayatımda ölüm hediye gibi gelir bana sensizliğimde.
Aşkımız su üzerine yazılan bir masaldı, göz kırpımı kısalığında kelebeğin ömrü uzunluğundaydı Kalbimizde bir ömür boyu çekeceğimiz yaralar bıraktı.
Sorun şu ki; İnsanlar artık bir kalbe sahip olduklarını unuttular.
Özlediğini belli etsen bir dert belli etmesen başka bir dert… O yüzden en güzeli özlemeyin.
Bir kaç tane şarkı, insanı çoğu kişiden daha iyi anlayabiliyor.
İçimize de atamıyoruz, orası da doldu!
Nasıl da soğuyor. Sanki sırtında bir hırkaydım da, çıkarıp kenara attın.
Dert sende iken dermanı bendeydi, acılar bende iken ilacı sendeydi, gözlerim yağmurluyken güneşimdi gözlerin, şimdi doğruların içindeyken yalanım oldun gittin sen vefasız sevgilim.
Hayata bir çizgi çektim seni tanıyınca, sensiz hayatı ben yaşamamışım bakınca gözlerine daha iyi anladım, şimdi yoksun yanımda yeniden çizgi çekiyorum sensiz yaşanmamış olan yarınlarıma.
Biz hayatı renkleri ile sevdik ve her renkte hayata bir anlam verdik kendimizce, şimdi bakıyorum geriye aslında hayatın tüm renkleri seninle var olmuş sensiz bir hiçmişim sevgilim.
Mutluluğa açılan yelkenlerimdi senin adın, gözlerine bakınca anlardım yaşadığımı ve yaşayacaklarımı, bir yalan olduğunu anlayamadım yine yalanlara aldanmışım kalbim ağlar bu kaçıncı?
Düşünüyorum seni ve düşünüyorum sensizliği, seninle mutlu olan gözlerim şimdi sensiz yaşlı sevgilim.
Kaldırımın başında yine tek başıma kaldım. Bir kere dağıldım kendimi toparlayamadım. Sessizliğin içinde kayboldum yanımda kimseyi bulamadım. Allah’ımdan başkasına da yalvarmadım.
Sensizlik demek ölümle yüzleşmek demek, sensizlik ölüme bir adım demek, sen olmayınca hayatımda yaşamanın ne anlamı var? Sen yoksan yanımda benim bu hayatta ne işim var?
Aklın kadar konuş desem, görüntüden başka bir şey değilsin.
Eski insanlar birbirine ilaçtı. Günümüz insanları ise devasız birer dert.
Beni yıpratan hayatın kahpeliği değil, İnsanların sahteliği!
Ah, omzumdaki yaralar bir deniz kuşu gelse öpse de, kanata dönüştürüverse.
Belki hapiste değiliz ama hepimiz tutsağız. Bazılarımız korkularına, bazılarımız zevklerine, bazılarımız da hırslarına!

Diğer Güzel Sözler Yazıları