Etkileyici Yazılar

Eğer her zaman yaptığını yaparsan, her zaman elde ettiğinin aynısını elde edersin, daha fazlasını değil.

O kadar güzel unutmuştun ki beni, hatırlatmaya kıyamadım.

Aşkın her halini gördüm, artık ne hali varsa görsün.

Hiçbir harfi sensiz bir cümleye kurban etmedim.

Kelebek misalidir aşk; anlamayana ömrü günlük, anlayana bir ömürlük!

Aslında her insan bir romandır ve biraz kahramandır. Gün gelir anlar ki, harcadığı tek şey hayalleri değil, zamandır.

Salatalığın kabuğunu soymak, onun hıyar olduğu gerçeğini değiştirmez.

Bizi biçimlendiren hayatımızdaki olaylar değil, bu olaylar karşısında geliştirdiğimiz inançlardır.

Bazı anlar vardır unutamazsın. Tekrarını istersin ama pozisyon kaçmıştır.

İnsan geride bıraktıklarını özler, sahip olduğundan sıkılır, ulaşamadığına tutulur. Genelde ulaşılmaz olan hep aşk olur.

Sen böyle güzelken bana söz düşmez bakma, şiirler yazdığıma.

Her şeyi yapacak kadar istekli, hiçbir şeyi yapamayacak kadar yorgunum.

Uçurtmalar rüzgâr gücü ile değil o güce karşı koydukları için yükselirler.

Kirli bir çocuk yüzüyüm kapında; ama dünyanın en temiz gözleriyle bakıyorum sana. Şeker değil istediğim, yüreğini koy avuçlarıma.

Gittiğin yerde boşluk dolduran değil, gittiğin zaman boşluğu doldurulamayan ol.

Kötü bir işin en gizli şahidi vicdandır.

Ya farkıma vardığında, farkın kalmamış olursa?

Allah ile olduktan sonra ölüm de, ömür de hoştur.

Gören göze karanlık perde olamaz. Görmek istemeyen göze ışık ne yapsın.

Öyle bir gel demelisin ki, mesafeler anlamını yitirmeli.

Dudağında yangın varmış dediler, ta ezelden yayan koşarak geldim. Alev yanaklara sarmış dediler, sevda seli oldum; taşarak geldim.

“İyi insan lafın üstüne gelir” demişse eskiler ve ben sürekli seni konuştuğum halde gelmiyorsan; demek ki iyi bir insan değilsin.

Olgun bir adamı dost edinmek isterseniz, eleştirin; basit bir adamı dost edinmek isterseniz methedin.

Hayat yolunda çıplak ayakla dolaşma hayal kırıklarım ayağına batabilir.

Kalp midir insana sev diyen yoksa yalnızlık mıdır körükleyen? Sahi nedir sevmek; bir muma ateş olmak mı, yoksa yanan ateşe dokunmak mı?

Başkalarının senin hakkında ne düşündükleri konusunda endişe duyduğun sürece, onlar senin sahibindir.

En ağır işçi benim; gün yirmi dört saat, seni düşünüyorum.

Üzgünüm diye başlayan bir cümle duyarsanız şayet, hazır olun cümlenin sonunda üzgün olan tek kişi siz olacaksınız.

İnsanlarla uzun süre yaşayamıyorum. Sonsuzluğun payından bana biraz yalnızlık gerek.

Dünyadaki hiçbir çıkar, verdiğiniz sözü tutmamaya veya kendinize olan saygınızı kaybetmeye değmez.

Hayata karşı ilk küskünlüğümüz, yanımızda sandığımız kişileri, karşımızda görmemizle başlar.

Ben sende tattım aşkı sevdayı ben sende anladım birini sevip onun olmayı bu bendeki sen hep yaşayacak.

Gözler yaşarmadıkça gönüllerde gökkuşağı oluşmaz.

Başkasının önünü aydınlatırken kendi yolumuza da ışık tutarız.

Aşka bedel lazım… Beden değil.

Benim şiirlerim çay kokar, düşlerim sade sen. Demlikte nefesin, bardakta gamzen.

İçin ağlasa da kim duyar seni? Kim anlar dışarıdan olup biteni? Leyla’nın yüzünü görenler bilir: Mecnun’un kalbine batan dikeni!

2 duble rakıdan sonra herkes herkesi sever, söyle ona beni kahvaltıda sevsin.

Seni soruyorlar. Öldü mü diyeyim yoksa dönecek mi? İkisi de imkânsız değil mi? Çünkü biliyorum asla geri dönmezsin. Ve biliyorsun sen benim için asla ölmezsin.

Sanmasınlar yıkıldık, sanmasınlar çöktük. Bir başka bahar için sadece yaprak döktük. Mevlâna

Bu kadar yürekten çağırma beni. Bir gece ansızın gelebilirim. Beni bekliyorsan, uyumamışsan, sevinçten kapında ölebilirim.

Gerek yok her sözü, laf ile beyana. Bir bakış bin söz eder, bakıştan anlayana.

Yolunu değiştirmeden gittiğin sürece, ne kadar yavaş gittiğinin bir önemi yoktur.

Boğazıma takıldı sevdan. 3 kere sırtıma vur helal de; alışık değilim harama, ondan olacak herhalde.

Biliyorum, sığmazsın hiçbir yere bu sevdayla, dünya sana dar. Ama dayan gönlüm! Dayan ki her gecenin mutlaka bir sabahı var.

Gençliğimi sadaka verdim şu dilenci yıllara.

Toplumun genelinin neler döndüğünden haberi yoktur. Hatta haberi olmadığından bile haberi yoktur.

Giden gitmiş, hüznü ayaklandırmak boşuna.

Nasıl mı sevdim seni? Herkese yol, sana sol yanımı verecek kadar.

Biz birbirimize dönmüş iki ayna gibiyiz. İçimizde binlerce olsa da görüntümüz biz sadece birbirimizi görürüz.

Gel beraber alalım nefesimizi sevdiğim. Sensiz boğazımdan geçmiyor.