Şoför Sözleri

Şanzımanım 6 ileri, var mı seven seni benim gibi.

Babam sağ olsun da, arabayı ben aldım.

Beni yollar değil dostlarım yordu…

Esaret bağlarında gül olacağıma, özgürlük dağlarında diken olayım.

Gazla uçabilirsin, ama frenle konamazsın!

Dillerdesin be gülüm…

Benim yaşadıklarımı hayal bile edemezsin…

Çarpma bana, devlet sarsılır…

Tek rakibim, Türk hava yolları…

Kızları da alsalar askere, vallahi istemem tezkere.

Görünene bakma kardeş, görünmeyene bak!

Bana hava atma, havan kime yabancı.

Kalbinde boş yer yoksa güzelim, fark etmez ayakta da giderim.

Garibin çilesi ölünce biter!

Sollama beni, sollarım seni! Hadi, hayırlı yolculuklar abi.

Hatalarım stilimdir…

Gürleme gökyüzü, benden çok ağlayamazsın.

Ecelle sözlü, ölümle nişanlıyım…

Ben senin beni sevebilme ihtimalini sevdim…

Hayat buysa, üstü kalsın.

Taş çekerim laf çekmem!

Beş para etmez dedi…

Bi kızların nazına bi de ara gazına hastayım.

Derdimi sordun dinlemeye mecbursun!

Babalar önden gider, çünkü çocuklar yolu bilemezler!

Kurtlar sofrasında çakallara yer yok!

Tek dostum gölgemdi, o da güneşi bekledi…

Karayollarında değil, beyaz kollarında öleyim.

Hatalıysam aramızda kalsın.

Haram yetmez, helal bitmez.

Babama sordum senin gözünde değerim ne kadar diye.

Sollama beni, mahcup ederim seni!

Kapılma rüzgârıma nezle olursun.

Dünyayı dolaştım giymedim başıma taç ne zengini tok gördüm ne fakiri aç…

Gözlerin güzel ama bakmasını bilmiyorsun.

Ustan kim?

Seviyoruz dedik be allahsız, takip de mi etmeyelim?

Radar mahkûmu.

Zalim dünya aslanı kediye boğdurdun!

Balıkların gözyaşı denizde belli olmaz.

Kapılma rüzgârıma yabancı, sen de yanarsın.

Kabahat sende değil, seni sevende.

Bir sabah uykusuna bir de sana hastayım.

Miras değil alın teri.

O gözlerin var ya! Benim olacaksın delikanlıca.

Burma burma bıyıklarım, Tarkan seni ayıklarım.

Dünya delikanlı olsaydı, yuvarlak olmazdı.

Ölmek kaderdeyse boyun büker geçerim.

Otobüsçü değiliz ki hostesimiz olsun.

Şoförün bahtı kara, mavinin gönlü yara.

Sosyeteyi sevmem, köylüye saygı duyarım.

Gidişime yollar, bakışıma kızlar hasta.

Geç dayın kurban olsun.

Önce Allah’a, sonra bana emanetsin.

Kamyon çeker 20 ton, gönlüm çeker Paris Hilton.

Bu dünyada her şey paraysa üstü kalsın!

Boynumuz yiğit boynu bükerse sevda büker…

Yaprak dalından kopmuş bir kere, rüzgâra gerek yok!

Hayatımı sadaka verdim dilenci yollara…

Aşk bilenin, yol gidenin.

Rampaların ustasıyım, gözlerinin hastasıyım.

Para için mor ışık neyse insan için ben oyum.

Rampanın atmacası! Gaz, fren, şanzıman; halin duman!

Varsın geç kaldı desinler, yeter ki geçmiş olsun demesinler.

Yüzüne gülene değil kalbiyle sevene bak.

Sol şeritler şahıyım, yolların padişahıyım.

Sana hiç benzemeyen birini sevdim.

Mükemmel kabahatimsin.

Arabam yok ki manitam olsun kamyonum var canım sağ olsun…

Bu araçta binlerce beygir ve bir eşek çalışıyor…

Dağda meşe doçta neşe.

Nokta kadar menfaat için virgül kadar eğilme.

Hak edeni hayatıma hak etmeyenin hayatına sokarım.

Klibimde oynar mısın?

İsyanım yollara!

Allah’a emanet…

Sevene can feda, sevmeyene elveda!

Bizi çekemediler, halat koptu.

Rahmetli de sollardı…

Ben bu yola baş koydum, ardımda boşluk bıraktım.

Yıldızlar da kayar…

Seni sevmek suçsa ben idama razıyım.

Hostes aranıyor.

Dualarınla mı yaşadım ki bedduanla öleyim be şerefsiz!

Şoförün hatasını toprak örter!

Büyüyünce tır olacak!

Hatalıysam yüz yüze görüşelim.

Eğer beni bulmak istersen ya ordayım ya da karşısında…

Kalbe kelepçe vurulmaz…

Biz de sebzeciyiz arkadaş yolumuz açık olsun!

En büyük fener, bir de yollar olmasa.

Sen geç evlat, baba yorgun.

İstedim vermediler; sen şoförsün dediler!

Öyle birini sev ki, sen ölünce o hiç yaşamasın.

Nazar etme gençliğim var.

Önünü görmeden sollama, evine acı haber yollama.

Beni bir sen anladın, sen de yanlış anladın!

Maziyi gömdüm yorgun yıllara bir ceylana küstüm düştüm yollara.

Yine podyumdasın.

Yaşamak direnmektir…

Bir meyhane buldum mezarlığın karşısında.

Çocukken şeker için ağlardım, şimdi senin için.

Dertlerimle mutluyum bir de sevenim olsa…

Aşk bir otobüstür binmesini binmeli, son durağa gelmeden inmesini bilmeli.

Ateşle yaklaşma. Seni de yakar bu aşk beni de.

Bas gaza, frene, debriyaja… Götür ver parayı vergiye, stopaja.

Yokuşta geçme beni, düzlükte ezerim seni.

Ovada yeşil ot, rampada mavi ford.

Yaklaşma toz olursun, geçme pişman olursun.

Bütün duygularım ağır yaralı…

On tekersin çok şekersin.

Güneş doğudan doğar, ama doğu hep karanlık.

Demir gibi kollarım, hiç affetmem sollarım…

Neskafe bile üçü bir arada ben hala yalnızım!